Miyomlar, rahim kas tabakasında büyüyen iyi huylu tümörlerdir. Kadınlar arasında yaygın bir sağlık sorunu olan miyomlar, genellikle doğurganlık çağındaki kadınlarda görülür ve büyüklükleri farklılık gösterir. Bazı miyomlar çok küçük olurken, bazıları ise ciddi boyutlara ulaşarak rahatsızlık yaratabilir. Miyomların kesin nedeni bilinmemekle birlikte genellikle hormonal değişiklikler ve genetik faktörlerle ilişkili olduğu düşünülmektedir.

Op. Dr. Yeliz Akçelik Kliniğimizde miyom tedavisi, hastanın yaşı, genel sağlık durumu, miyomların büyüklüğü ve semptomlara göre kişiye özel olarak planlanır. Miyomlar bazen hiçbir belirti vermeyebilir ve tesadüfen tespit edilebilir. Ancak, adet düzensizlikleri, yoğun adet kanamaları, pelvik ağrı, sık idrara çıkma veya kısırlık gibi semptomlara neden olabilirler.

Tedavi sürecinde, miyomların sayısı, büyüklüğü ve yerleşimine göre uygun yaklaşım belirlenir. Bazı durumlarda izlem yeterli olurken, yoğun kanama ve ağrı gibi belirtilerle hayat kalitesini etkileyen miyomlarda cerrahi müdahale gerekebilir. Cerrahi seçenekler arasında laparoskopik miyomektomi (miyomun alınması), açık miyomektomi, histeroskopik miyomektomi veya histerektomi (rahmin alınması) bulunur.

Tedavi sonrası iyileşme süreci, uygulanan yönteme göre değişir. Histeroskopi ile miyomun alındığı durumlarda 1-2gün istirahat yeterli iken açık veya kapalı myomektomiler sonrası birkaç hafta dinlenme süresi gerekebilir.

Miyom Tedavisi İçin Sıkça Sorulan Sorular

Miyomlar, rahmin kas tabakasında oluşan iyi huylu tümörlerdir. Genellikle doğurganlık çağındaki kadınlarda görülürler.

2. Miyomlar hangi belirtilere neden olur?

Adet düzensizlikleri, yoğun adet kanamaları, pelvik ağrı, kabızlık ve sık idrara çıkma gibi belirtilere yol açabilirler.

Bazı durumlarda, özellikle büyük miyomlar rahimde deformasyona veya fallop tüplerinin tıkanmasına neden olabilir.

Miyomlar, pelvik muayene ve ultrason gibi görüntüleme yöntemleriyle teşhis edilebilir.

Kesin nedeni bilinmemekle birlikte hormonal değişiklikler ve genetik faktörler rol oynar.

Çoğu miyom iyi huyludur ve kansere dönüşme riski oldukça düşüktür.

Bazı miyomlar kendiliğinden küçülebilir veya belirti vermeyebilir. Ancak semptomatik miyomlar tedavi edilmezse şiddetli kanamalara ve anemiye neden olabilir.

8. Miyom tedavisinde cerrahi müdahale ne zaman gereklidir?

Yoğun kanama, ağrı veya kısırlık gibi belirtilerle hayat kalitesini olumsuz etkileyen miyomlar için cerrahi müdahale gereklidir.

Miyomektomi, rahmi koruyarak yalnızca miyomların çıkarıldığı cerrahi bir prosedürdür.

Evet, özellikle rahim korunarak yapılan işlemlerden sonra yeni miyomlar oluşabilir.

Miyomlar hakkında daha fazla bilgi almak ve sağlığınızı güvence altına almak için Op. Dr. Yeliz Akçelik kliniğimizi arayıp, randevu oluşturabilirsiniz.

Miyom 

Understanding Fibroids: Non-Cancerous Uterine Tumors

Fibroids, also known as uterine fibroids or leiomyomas, are benign tumors that grow in the muscle layer of the uterus. Common among women, fibroids typically occur during the reproductive years and vary in size. While some fibroids may remain small and asymptomatic, others can grow significantly, causing discomfort. Although the exact cause of fibroids is not fully understood, hormonal changes and genetic factors are believed to play a role.

Treatment of Fibroids at Op. Dr. Yeliz Akçelik Clinic

At Op. Dr. Yeliz Akçelik Clinic, the treatment of fibroids is tailored to each individual based on factors such as age, overall health, size of the fibroids, and symptoms. While some fibroids may be asymptomatic and discovered incidentally, others can cause symptoms such as irregular menstruation, heavy menstrual bleeding, pelvic pain, frequent urination, or infertility.

During the diagnosis process, an extensive evaluation is conducted, including a detailed medical history, pelvic examination, ultrasound imaging, and sometimes additional diagnostic tests. The treatment approach is determined based on factors such as the number, size, and location of the fibroids. While some cases may only require monitoring, others with significant symptoms affecting quality of life may necessitate surgical intervention. Surgical options include laparoscopic myomectomy, open myomectomy, hysteroscopic myomectomy, or hysterectomy, depending on the individual case.

The recovery period varies depending on the chosen treatment method. Following hysteroscopic myomectomy, for instance, 1-2 days of rest may be sufficient, whereas open or laparoscopic myomectomies may require several weeks of recovery time.

 Fibroids are benign tumors that develop in the uterus's muscle layer and commonly occur in women of reproductive age.

 Fibroids can cause symptoms such as irregular menstruation, heavy menstrual bleeding, pelvic pain, constipation, and frequent urination.

 In some cases, particularly with large fibroids, they can lead to uterine deformity or blockage of the fallopian tubes, contributing to infertility.

 Fibroids can be diagnosed through pelvic examination and imaging techniques like ultrasound.

 While the precise cause is unknown, hormonal changes and genetic factors are believed to be involved.

 Most fibroids are benign, with a very low risk of becoming cancerous.

What happens if fibroids are left untreated?

 While some fibroids may remain asymptomatic, untreated symptomatic fibroids can lead to severe bleeding and anemia.

When is surgical intervention necessary for fibroids?

 Surgical intervention is necessary for fibroids causing significant symptoms like heavy bleeding, pain, or infertility.

 Myomectomy is a surgical procedure that removes fibroids while preserving the uterus.

 Yes, new fibroids may develop, especially after procedures preserving the uterus.

For more information about fibroids and to ensure your health, feel free to contact Op. Dr. Yeliz Akçelik Clinic to schedule an appointment.

Fibroids

Adet düzensizliği, kadınların adet döngüsünde yaşanan değişiklikler olarak tanımlanır ve pek çok farklı şekilde ortaya çıkabilir. Adet düzensizliği bazen adet döngüsünün uzunluğunda değişikliklere, bazen ise kanamanın miktarındaki farklara işaret eder. Yoğun adet kanamaları, ara kanamalar, düzensiz veya seyrek adet görme gibi belirtilerle kendini gösterebilen bu sorun, farklı nedenlerden kaynaklanabilir.

Adet düzensizliği, hormonal dengesizlikler, polikistik over sendromu, tiroid hastalıkları, stres, kilo değişiklikleri ve rahim anormallikleri gibi pek çok faktörden kaynaklanabilir. Op. Dr. Yeliz Akçelik Kliniğimizde, adet düzensizliğinin tanısında kapsamlı bir değerlendirme yapılır ve bu değerlendirme sonrası kişiye özel tedavi planları oluşturulur.

Tanı sürecinde, detaylı tıbbi geçmiş ve pelvik muayenenin yanı sıra ultrason, kan testleri ve gerektiğinde diğer tanı yöntemlerinden faydalanılır. Tedavi süreci, adet düzensizliğinin altında yatan nedenin belirlenmesine dayanır. Hormonal dengesizliklerden kaynaklanan adet düzensizliği için hormonal dengesizliğin düzeltilmesi ve düzelene kadar doğum kontrol hapları veya hormon tedavisi önerilebilir. Polikistik over sendromu veya tiroid hastalıkları gibi durumlar varsa, bu hastalıkların tedavisi önceliklidir.

Diğer tedavi yöntemleri arasında rahim içi araçlar (RİA), cerrahi müdahale veya yaşam tarzı değişiklikleri yer alır. Stres yönetimi, sağlıklı bir diyet ve düzenli egzersiz gibi yaşam tarzı değişiklikleri de adet döngüsünü düzenlemede önemlidir.

Adet Düzensizliği İle ilgili Sıkça Sorulan Sorular

Adet düzensizliği, adet döngüsünde uzunluk, yoğunluk veya kanama miktarındaki değişikliklerdir.

2. Adet düzensizliği hangi belirtilerle ortaya çıkar?

Yoğun adet kanamaları, düzensiz veya seyrek adet görme, ara kanamalar ve adet sancısı gibi belirtilerle kendini gösterir.

3. Adet düzensizliğinin nedenleri nelerdir?

Hormonal dengesizlikler, polikistik over sendromu, tiroid hastalıkları, stres, kilo değişiklikleri ve rahim anormallikleri adet düzensizliğine neden olabilir.

4. Adet düzensizliği nasıl teşhis edilir?

Pelvik muayene, ultrason, kan testleri ve diğer tanı yöntemleriyle teşhis edilebilir.

5. Hormonal dengesizlikler adet düzensizliğine nasıl neden olur?

Hormon seviyelerindeki dalgalanmalar, adet döngüsünü etkileyerek düzensizliğe yol açabilir.

6. Adet düzensizliği tedavisinde hangi yöntemler kullanılır?

Doğum kontrol hapları, hormon tedavisi, RİA, cerrahi müdahale veya yaşam tarzı değişiklikleri kullanılabilir.

7. Adet düzensizliği kısırlığa neden olur mu?

Altta yatan hastalığa bağlı olarak bazı durumlarda adet düzensizliği, doğurganlık sorunlarına yol açabilir.

8. Polikistik over sendromu adet düzensizliğine nasıl neden olur?

Polikistik over sendromu, yumurtlama düzenini bozarak adet döngüsünü olumsuz etkiler.

9. Adet düzensizliği nasıl önlenebilir?

Sağlıklı bir diyet, düzenli egzersiz, stres yönetimi ve düzenli tıbbi kontrollerle önlenebilir.

10. Adet düzensizliği tedavi edilmezse ne olur?

Tedavi edilmeyen adet düzensizliği, kansızlık, kısırlık, tüm vücutta hormonal dengesizliğe bağlı akne, kıllanma artışı ve doğurganlık sorunları gibi komplikasyonlara yol açabilir.

Adet düzensizliği ve tedavi seçenekleri hakkında daha fazla bilgi almak için Op. Dr. Yeliz Akçelik kliniğimiz ile iletişime geçebilirsiniz. Kadın sağlığınızı güvence altına alarak yaşam kalitenizi artırın.

Adet Düzensizliği  

Menstrual Irregularity: Understanding Changes in Menstrual Cycles

Menstrual irregularity is defined as changes in the menstrual cycle of women and can manifest in various forms. Sometimes, menstrual irregularity indicates changes in the length of the cycle, while other times it points to differences in the amount of bleeding. This issue, which can present itself with symptoms such as heavy menstrual bleeding, intermenstrual bleeding, irregular or infrequent menstruation, can stem from different causes.

Menstrual irregularity can result from various factors such as hormonal imbalances, polycystic ovary syndrome (PCOS), thyroid disorders, stress, fluctuations in weight, and uterine abnormalities. At Op. Dr. Yeliz Akçelik Clinic, a comprehensive evaluation is conducted for the diagnosis of menstrual irregularity, and personalized treatment plans are devised accordingly.

During the diagnostic process, besides detailed medical history and pelvic examination, ultrasonography, blood tests, and other diagnostic methods are utilized as necessary. The treatment process depends on identifying the underlying cause of menstrual irregularity. For irregularities caused by hormonal imbalances, correction of the imbalance and, until corrected, the use of birth control pills or hormone therapy may be recommended. If conditions such as PCOS or thyroid disorders are present, treatment for these conditions takes precedence.

Other treatment methods may include intrauterine devices (IUDs), surgical intervention, or lifestyle changes. Stress management, a healthy diet, and regular exercise are also important in regulating the menstrual cycle.

Frequently Asked Questions about Menstrual Irregularity

What are the symptoms of menstrual irregularity?

What are the causes of menstrual irregularity?

How do hormonal imbalances cause menstrual irregularity?

What methods are used to treat menstrual irregularity?

Does menstrual irregularity cause infertility?

How does polycystic ovary syndrome cause menstrual irregularity?

How can menstrual irregularity be prevented?

What happens if menstrual irregularity is left untreated?

For more information on menstrual irregularity and treatment options, you can contact Op. Dr. Yeliz Akçelik Clinic to safeguard women's health and improve their quality of life.

Menstrual Irregularity

İdrar Kaçırma Tedavisi İle Özgüveninizi ve Konforunuzu Yeniden Kazanın

İdrar kaçırma (inkontinans), mesanenin istemsiz olarak idrar kaçırdığı yaygın bir rahatsızlıktır. Kadınlarda, özellikle doğum sonrası, menopoz dönemi veya yaş ilerledikçe daha sık görülebilir.Sık tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonlarında genç kadınlarda da ortaya çıkabilir. Ancak bu sorunun tedavisi mümkündür ve Op. Dr. Yeliz Akçelik kliniğimizde hastalarımıza kapsamlı bir değerlendirme ile en uygun tedavi yöntemini sunmaktayız.

 Öksürme, hapşırma, gülme veya egzersiz sırasında ortaya çıkar.

Aşırı Aktif Mesane (Urgency İnkontinans):

 Mesane kontrolünün zorlaştığı ani bir idrar yapma isteğiyle karakterizedir.

 Hem stress inkontinans hem de aşırı aktif mesane belirtilerini içerir.

 Mesanenin tam olarak boşaltılamamasından dolayı sızıntı şeklinde idrar kaçırma ile görülür.

Bu rahatsızlık, pelvik taban kaslarının zayıflamasından veya sinir hasarından kaynaklanabilir. Doğum, menopoz, yaşlanma, obezite ve bazı hastalıklar da risk faktörleridir.

Tanı sürecinde tıbbi geçmişin incelenmesi, fizik muayene, idrar testi, mesane ultrasonu ve ürodinamik testler gibi detaylı analizler yapılır. Bu kapsamlı değerlendirme sonucunda hastaya özel bir tedavi planı hazırlanır.

 Kabızlık varsa düzeltilmelidir.Kafein ve alkol tüketimini azaltmak, mesane eğitimi ve düzenli pelvik taban kas egzersizleri gibi yöntemler uygulanır.

 Mesane kontrolünü artıran ilaçlar, özellikle aşırı aktif mesane hastaları için önerilir.

 Pelvik taban kaslarının güçlendirilmesine yönelik özel egzersiz programları uygulanır.

 Mesane kontrolünü geliştiren vajinal peserler veya nöromodülasyon cihazları gibi destek tedavileri sunulur.

 Diğer tedavilerle sonuç alınamayan ciddi vakalarda cerrahi yöntemlerle mesane kontrolü sağlanır. Tedavide uygulanan ameliyatlar TOT veya TVT olarak adlandırılır.

Mesanenin istemsiz olarak idrar kaçırmasıdır.

Stress, aşırı aktif mesane, karma tip ve taşma tip gibi farklı türleri bulunur.

Pelvik taban kaslarının zayıflaması, sinir hasarı, doğum, menopoz, yaşlanma gibi faktörlerden kaynaklanır.

4. İdrar kaçırma teşhisi nasıl konur?

Tıbbi geçmiş, fizik muayene, idrar testi, ultrason ve ürodinamik testlerle teşhis edilir.

5. İdrar kaçırma nasıl tedavi edilir?

Yaşam tarzı değişiklikleri, ilaç tedavisi, fizyoterapi, cihaz destekli tedavi veya cerrahi müdahalelerle(TOT, TVT) tedavi edilir.

6. İdrar kaçırma ne kadar yaygındır?

Özellikle kadınlarda doğum sonrası, menopoz veya yaşlılık döneminde yaygın olarak görülür.

7. Egzersiz idrar kaçırmaya yardımcı olur mu?

Pelvik taban kaslarını güçlendiren egzersizler, mesane kontrolünü iyileştirir.

8. Cerrahi müdahale her zaman gerekli midir?

Cerrahi müdahale, genellikle diğer tedavilerden sonuç alınamadığında tercih edilir.

Aşırı aktif mesane ve karma tipte inkontinansı olan hastalar için ilaç tedavisi etkili olabilir.

10. İdrar kaçırmanın yaşam kalitesine etkisi nedir?

Özgüven kaybı, sosyal izolasyon ve günlük aktivitelerde kısıtlamalara sebep olabilir.

İdrar kaçırma sorunundan muzdaripseniz, yaşam kalitenizi ve konforunuzu artırmak için Op. Dr. Yeliz Akçelik kliniğimizi arayabilirsiniz.

İdrar Kaçırma Tedavisi 

Regain Your Confidence and Comfort with Urinary Incontinence Treatment

Understanding Types and Symptoms of Urinary Incontinence

Urinary incontinence, the involuntary leakage of urine, is a common condition that can occur more frequently in women, especially after childbirth, during menopause, or as age advances. It can also manifest in young women with recurrent urinary tract infections. However, the treatment for this condition is possible, and at our clinic, Op. Dr. Yeliz Akçelik provides patients with a comprehensive evaluation to determine the most suitable treatment method.

Types and Symptoms of Urinary Incontinence:

 Leakage of urine during activities such as coughing, sneezing, laughing, or exercise.

 Characterized by a sudden urge to urinate, making bladder control difficult.

 Includes symptoms of both stress incontinence and urge incontinence.

 Leakage of urine due to incomplete bladder emptying.

This condition can result from weakening of the pelvic floor muscles or nerve damage. Risk factors include childbirth, menopause, aging, obesity, and certain medical conditions.

During the diagnosis process, a detailed analysis is conducted, including reviewing medical history, physical examination, urine tests, bladder ultrasound, and urodynamic tests. Based on this comprehensive evaluation, a personalized treatment plan is prepared for the patient.

 Addressing constipation if present, reducing caffeine and alcohol intake, bladder training, and regular pelvic floor muscle exercises.

 Prescription of medications that improve bladder control, especially recommended for patients with overactive bladder.

 Implementation of specialized exercise programs to strengthen pelvic floor muscles.

 Offering supportive treatments such as vaginal pessaries or neuromodulation devices to enhance bladder control.

 Providing surgical methods to establish bladder control in severe cases where other treatments fail. Surgical procedures performed include TOT (Transobturator Tape) or TVT (Tension-Free Vaginal Tape).

Urinary incontinence refers to the involuntary leakage of urine.

What types of urinary incontinence exist?

There are various types, including stress, urge, mixed, and overflow incontinence.

It can result from pelvic floor muscle weakness, nerve damage, childbirth, menopause, aging, among other factors.

Diagnosis involves a thorough medical history review, physical examination, urine tests, ultrasound, and urodynamic tests.

Treatment includes lifestyle changes, medication, physiotherapy, device-assisted therapy, or surgical intervention (TOT, TVT).

Is exercise helpful for urinary incontinence?

Exercises that strengthen pelvic floor muscles can improve bladder control.

Surgery is typically considered when other treatments are ineffective.

Medication can be effective, particularly for patients with overactive bladder or mixed type incontinence.

What impact does urinary incontinence have on quality of life?

It can lead to loss of confidence, social isolation, and limitations in daily activities.

If you're experiencing urinary incontinence, contact our clinic to improve your quality of life and comfort under the care of Op. Dr. Yeliz Akçelik.

 Urinary Incontinence Treatment

Polipler, özellikle rahim içi polipleri, kadın sağlığında sıklıkla karşılaşılan ve yaşam kalitesini etkileyen önemli bir sorundur. Bu iyi huylu büyümeler, adet düzensizlikleri, pelvik ağrı ve kısırlık gibi sorunlara neden olabilir. Sağlıklı bir geleceği garanti altına almak adına, düzenli jinekolog kontrolleriyle poliplerin erken teşhisi ve etkin tedavisi önem taşır.

 Polip teşhisinde en güncel ve kapsamlı yöntemler kullanılır. Ultrasonografi ve histeroskopi, poliplerin tam konumunu ve büyüklüğünü belirlemek için ilk aşamada başvurulan görüntüleme teknikleridir. Histeroskopi ile rahim içi doğrudan gözlemlenirken, gerektiğinde doku örneği alınarak biyopsi yapılabilir. Bu detaylı değerlendirme süreci, hastanın özel durumuna göre en uygun tedavi planının oluşturulmasını sağlar.

 Polip tedavisinde modern cerrahi yöntemlerden biri olan histeroskopik polipektomi, rahim içi poliplerin doğrudan gözlem ve çıkarılmasına olanak tanır. Bu minimal invaziv prosedür, lokal veya genel anestezi altında gerçekleştirilir ve genellikle hastanın aynı gün taburcu olmasına olanak sağlar. Poliplerin çıkarılmasının ardından hastalar hızla günlük yaşamlarına dönebilir.

 Polip tedavisinin ardından, hastanın tam olarak iyileştiğinden emin olunması ve yeni polip gelişimini önlemek için düzenli kontrol muayeneleri yapılır. Tedavi sonrası, doktor tavsiyelerine uymak ve belirtileri dikkatle izlemek önemlidir.

Polip Tedavisi İle İlgili Sıkça Sorulan Sorular

Evet, poliplerin çoğu iyi huylu olsa da, bazı türleri zamanla kansere dönüşme potansiyeline sahiptir. Bu risk, polipin türüne, konumuna ve kişinin ailesinde kanser geçmişi olup olmadığına göre değişiklik gösterebilir. Düzenli jinekolog kontrolleri, riskli durumların erken teşhisi için önemlidir.

Hormonal dengesizlikler, kronik inflamasyon ve genetik yatkınlık poliplerin oluşumunda önemli rol oynayabilir. Özellikle östrojen hormonunun yüksek seviyede olması, rahim içindeki poliplerin gelişmesini tetikleyebilir.

Histeroskopik cerrahi genellikle lokal veya genel anestezi altında yapıldığından, işlem sırasında ağrı hissedilmez. Cerrahi sonrası hafif kramp ve kanama olabilir, ancak bu semptomlar genellikle kısa sürelidir.

4. Tedavi sonrası ne kadar süreyle dinlenmeliyim?

Polip tedavisi sonrası hafif kanama ve kramp birkaç gün sürebilir. Ancak hastalar genellikle kısa sürede günlük yaşamlarına dönebilir. Doktorunuzun verdiği talimatlara uymak ve belirtileri izlemek önemlidir.

5. Polip tedavisi sonrası hamile kalabilir miyim?

Evet, polipler genellikle kısırlık sorunlarına yol açabilir. Ancak, doğru tedavi ve takip sonrası hamile kalma şansı artar. Tedavi sonrası hamilelik planı hakkında doktorunuzla görüşmeniz önemlidir.

Evet, poliplerin tekrarlama riski vardır. Bu nedenle, tedavi sonrası düzenli kontrollerin yapılması ve doktor tavsiyelerine uyulması önemlidir.

7. Polip tedavisinde ne tür cerrahi yöntemler kullanılır?

En yaygın kullanılan cerrahi yöntem histeroskopik polipektomidir. Bu yöntemle, minimal invaziv bir yaklaşım kullanılarak rahim içindeki polipler doğrudan çıkarılır.

8. Polip tedavisi sırasında biyopsi gerekli mi?

Biyopsi, poliplerin iyi veya kötü huylu olup olmadığını belirlemek için gereklidir. Histeroskopi sırasında alınan doku örnekleri, laboratuvarda incelenerek kesin bir tanı konur.

9. Polipler menopoz sonrası da oluşabilir mi?

Evet, polipler menopoz sonrası kadınlarda da oluşabilir. Hormonal değişiklikler ve diğer faktörler menopoz sonrası kadınlarda da polip gelişimine yol açabilir.

10. Poliplerin ilaçla tedavisi mümkün mü?

Bazı durumlarda, hormon tedavisi poliplerin küçülmesine yardımcı olabilir. Ancak, cerrahi müdahale genellikle daha etkili ve kalıcı bir çözüm sağlar. Tedavi planı, poliplerin boyutu ve konumuna bağlı olarak belirlenir.

Polip tedavisi ve tüm jinekolojik hastalıklar için Op. Dr. Yeliz Akçelik kliniğimizi arayabilir, randevu oluşturabilirsiniz.

Polip 

Manage Your Genital Health with Polypectomy

, especially endometrial polyps, are a common and significant concern affecting women's health and quality of life. These benign growths can lead to issues such as irregular menstruation, pelvic pain, and infertility. To ensure a healthy future, early detection and effective treatment of polyps through regular gynecological check-ups are crucial.

 The most up-to-date and comprehensive methods are used in polyp diagnosis. Ultrasonography and hysteroscopy are the initial imaging techniques employed to determine the exact location and size of polyps. Hysteroscopy allows direct visualization of the uterine cavity, and if necessary, biopsy samples can be taken for further examination. This detailed evaluation process ensures the development of the most suitable treatment plan tailored to the patient's specific condition.

 Hysteroscopic polypectomy, one of the modern surgical methods for polyp treatment, enables the direct observation and removal of intrauterine polyps. This minimally invasive procedure is performed under local or general anesthesia and often allows the patient to be discharged on the same day. Following the removal of polyps, patients can quickly return to their daily lives.

 After polyp treatment, regular follow-up examinations are conducted to ensure the patient's complete recovery and prevent the development of new polyps. It is important to adhere to doctor's recommendations and carefully monitor symptoms post-treatment.

Frequently Asked Questions (FAQs) Regarding Polyp Treatment

 While most polyps are benign, some types have the potential to develop into cancer over time. The risk varies depending on the type and location of the polyp and the patient's family history of cancer. Regular gynecological check-ups are essential for early detection of risky conditions.

 Hormonal imbalances, chronic inflammation, and genetic predisposition can play significant roles in polyp formation. Particularly, high levels of estrogen hormone can trigger the development of uterine polyps.

 Since hysteroscopic surgery is typically performed under local or general anesthesia, there is usually no pain during the procedure. Mild cramping and bleeding may occur after surgery, but these symptoms are generally short-lived.

 Mild bleeding and cramping may last for a few days after polyp treatment. However, patients can typically return to their daily activities shortly afterward. It is important to follow the instructions given by your doctor and monitor symptoms carefully.

Can I get pregnant after polyp treatment?

 Yes, polyps can often cause fertility issues. However, with proper treatment and follow-up, the chances of getting pregnant increase. It is important to discuss post-treatment pregnancy plans with your doctor.

 Yes, there is a risk of polyp recurrence. Therefore, regular post-treatment check-ups and adherence to doctor's recommendations are important.

What types of surgical methods are used in polyp treatment?

 The most commonly used surgical method is hysteroscopic polypectomy. With this method, intrauterine polyps are directly removed using a minimally invasive approach.

Is biopsy necessary during polyp treatment?

 Biopsy is necessary to determine whether polyps are benign or malignant. Tissue samples taken during hysteroscopy are examined in the laboratory to establish a definitive diagnosis.

 Yes, polyps can develop in women after menopause. Hormonal changes and other factors can lead to polyp formation in postmenopausal women.

Is medical treatment possible for polyps?

 In some cases, hormone therapy may help shrink polyps. However, surgical intervention generally provides a more effective and permanent solution. The treatment plan is determined based on the size and location of the polyps.

For polyp treatment and all gynecological conditions, you can contact Op. Dr. Yeliz Akçelik clinic to make an appointment.

Polyps

Aşırı Kanama Tedavisi: Sağlıklı Adet Döngüsüne Kavuşun

Aşırı adet kanaması (menoraji), birçok kadının hayatını olumsuz etkileyen ve yaşam kalitesini düşüren ciddi bir sorundur. Normal bir adet döngüsünde 4-5 gün süren kanama sırasında yaklaşık 30-80 mililitre kan kaybedilir. Ancak aşırı adet kanaması yaşayan kadınlarda bu miktar 80 mililitreden fazla olabilir ve kanama 7 günden uzun sürebilir. Bu durum, kansızlık ve yorgunluk gibi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Aşırı kanamanın birçok nedeni olabilir. Hormonal dengesizlikler, rahimde polip veya miyom varlığı, kanama bozuklukları, tiroid hastalıkları, endometriozis gibi rahatsızlıklar bu duruma sebep olabilir. Op. Dr. Yeliz Akçelik Kliniğimizde, her hastaya özel bir değerlendirme yapılarak aşırı kanamanın kaynağı belirlenir ve tedavi planı bu doğrultuda şekillendirilir.

Tanı sürecinde detaylı tıbbi geçmiş, pelvik muayene ve ultrason gibi tanı yöntemleri kullanılır. Gerektiğinde kan testleri, histeroskopi ve biyopsi de yapılabilir. Tedavi süreci, aşırı kanamanın altında yatan nedenlere bağlı olarak belirlenir. Hormonal dengesizliklerden kaynaklanan aşırı kanamalar için doğum kontrol hapları veya hormon tedavisi önerilebilir. Rahimdeki polip veya miyomlar cerrahi müdahale ile çıkarılabilir.

Tedavinin amacı, adet döngüsünü normale döndürmek ve hastanın yaşam kalitesini yükseltmektir. Rahim içi araçlar (hormonlu RİA), ilaç tedavisi veya cerrahi müdahale gibi farklı yöntemler kullanılabilir. Hastanın yaşı, çocuk sahibi olma planları ve genel sağlık durumu göz önünde bulundurularak en uygun tedavi planı oluşturulur.

Aşırı Kanama İçin Sıkça Sorulan Sorular

Aşırı kanama, adet sırasında 80 mililitreden fazla kan kaybı ve 7 günden uzun süren kanama durumuna denir. 

2. Aşırı kanama hangi belirtilerle kendini gösterir?

Yoğun kanama, ped veya tampon değiştirmenin sıklığının artması, kan pıhtıları ve kansızlığa bağlı yorgunluk gibi belirtiler görülebilir.

3. Aşırı kanamanın nedenleri nelerdir?

Hormonal dengesizlikler, rahim polipleri, miyomlar, kanama bozuklukları, tiroid hastalıkları ve endometriozis aşırı kanamaya yol açabilir.

4. Aşırı kanama nasıl teşhis edilir?

Pelvik muayene, ultrason, kan testleri, histeroskopi ve biyopsi gibi tanı yöntemleriyle teşhis edilir.

5. Hangi faktörler aşırı kanamaya yol açar?

Miyom

Miyom

Menü

İletişim Bilgilerimiz